TÜRK BASINININ NENE HATUN'U ESMA ERDEM
Anadolu’da 64 yıllık meslek hayatına 11 gazete sığdıran 87 yaşındaki gazete patronu Esma Erdem’in, meslektaşlarına ve mesleğin başındakilere ilham olacak hayat öyküsü, Basın İlan Kurumunun yayın organı Basın Hayatı’nda belgesele dönüştü.
Şehzadeler şehri Manisa’nın Demirci ve Gördes ilçelerinde bugün yayınlanan iki gazetenin patronu Esma Erdem’in hayat hikâyesini kayıt almak için yollara düşen ekibimiz, “Duayen Gazeteciler” serisine bir değeri daha ekledi.
Manisa ağzıyla gazetecilik serüvenine nasıl başladığını anlatırken “Ben eşime vardığımda, belediyede memurdu. Ama benim bey küçüklükten beri matbaacılık severmiş. Daha sonraları Kütahya’ya matbaa öğrenmeye gitti. Bir ayda öğrendi geldi. El pedallı bir makineyle biz onunla ilk defa “Yeşil Simav”ı çıkardık. (1953 yılında) O zaman bilgisayarlar yok. Elimizle harfleri dizerdik.” diyerek hala gazete bünyesinde sakladığı makinenin başına geçerek, kameralara nasıl çalıştığını gösteriyor.
Hala hayırla yâd ettiği kayınvalidesi onların çocuklarına bakarken, karı-koca gazeteyi çıkarmaya devam ederler. 1955 yılında sahibi ve yazı işleri müdürü Namık Kemal Erdem olan Yeşil Simav gazetesinin slogan olarak “Hak ve hakikat için adımız andımızdır” ibaresini kullanmıştır.
Gelinlik altınlarıyla baskı makinesi alır
Rahmetli Namık Kemal Erdem ilerleyen yıllarda daha büyük bir baskı makinesi alır ancak ödeme konusunda sıkıntı yaşamaya başlar. Tam bu dönemde Esma Hanım eşinin yanına gelir ve “Ben altını ne yapayım? Benim altınım sensin” diyerek evlendiğinde kendisine takılan altınları verir.
Yanlarında çalışan Muammer adlı genç hastalanır. Esma Hanım’ın eşi onu tedavi için İstanbul’a götürür. Ancak genç kurtulamaz ve ölür. Bu acıya dayanamayan Namık Kemal Erdem de hastalanır ve geride eşi Esma Hanım ve çocuklarını bırakarak vefat eder. Bu olayı anlatırken hala duygulanan ve sesi titreyen Esma Hanım “24 yaşındaydım. Gelinlik eşyalarım bile eskimemişti. O öldü ve ben kalakaldım” der… Ve iş başa düşer…
Matbaayı devretmesini isteyenler, gelip gidenler olur. Genç ve dul bir kadındır artık o. Tepeden tırnağa siyahlar giyinerek işin başına geçer. Ben bu zanaatı öğrendim, kendim yapacağım der ve gazete yoluna devam eder. Çalışmak değil muhtaç olmak zor diyerek gecesini gündüzüne katarak çalışır.
Gazeteciysen haber sana gelir
Esma Hanım tek başına gazeteyi çıkarmaya devam eder. Haber sıkıntısı da çekmez üstelik. “Gazeteciysen haber sana gelir. Öyle ki yerin altında yılan yürüse haberi bize gelir. Gelir ama biz görmedik, duymadık deriz.” diyerek meslek sırrını da ifşa ediyor.
Demirci’nin Sesi, Gerçek, Hakiki Demirci’nin Sesi, Milliyetçi Vatan, Halıkent, Gördes onun gazetecilik yolculuğunun duraklarıdır. Halıkent ve Gördes ise şimdilerde onun ve çocuklarınca yayın hayatına devam etmektedir.
Röportaj -Video-Kurgu: Mevlüt Çiftçi
Kamera: Ferhat Esnek